|
|
|
|
Bakan Işıkhan, Çalışma Hayatına İlişkin Soruları Yanıtladı
|
|
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, TRT Haber’de yaptığı açıklamalarda Türkiye’nin işsizlik oranlarının düşüşü, istihdamın artışı ve işgücü katılımındaki olumlu gelişmeler hakkında değerlendirmelerde bulundu. Ağustos ayında TÜİK verilerine göre işsizlik oranının %8,5’e gerilediğini belirten Işıkhan, kadın ve genç istihdamında da önemli artışların yaşandığını ifade etti. Ayrıca, kadınların işgücüne katılımını artırmak amacıyla İş Pozitif Programı gibi projelerle kadın istihdamını desteklediklerini vurguladı.
Bakan, Şubat ayından bu yana 600 bine yakın kadının iş piyasasına dahil olduğunu ve bu süreçte mesleki eğitim ve işbaşı eğitim programlarıyla istihdam olanaklarının artırıldığını kaydetti. Kadınlar için düzenlenen özel iş eğitim programları ve İŞKUR’un sunduğu desteklerle, işgücüne yeni katılımlar sağlandığını belirtti.
Ayrıca, Bakan Işıkhan, Türkiye’de uygulanan işgücü politikalarının, özellikle gelişmiş ülkelerde yaşanan işgücü arzı sıkıntılarıyla kıyaslandığında olumlu sonuçlar verdiğini, istihdam oranlarının yükselişini sürdürülebilir kılmak için 2025 yılına kadar işsizlik oranını tek haneli seviyelerde tutmayı hedeflediklerini açıkladı.
Uluslararası İşgücü Kanunu Uygulama Yönetmeliği’nde yapılacak değişikliklerle yabancı çalışanlar için iş piyasasına giriş süreçlerinin kolaylaştırılacağını ifade eden Bakan, Türkiye TechVisa programıyla girişimci ve yabancı yatırımcıların ülkeye çekilmesinin hedeflendiğini belirtti.
|
|
|
|
|
Asgari Ücrette 2025 Tahminleri: Zam Oranları ve Bakan Işıkhan’dan Enflasyona Karşı Koruma Sözü
|
|
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, asgari ücretle ilgili yaptığı açıklamalarda, ücretin enflasyona karşı korunacağını vurguladı ve sürecin adil bir şekilde yürütüleceğini belirtti. Işıkhan, Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun enflasyon, makroekonomik dengeler ve satın alma gücünü dikkate alarak karar vereceğini söyledi. Ayrıca, geçen yıl izlenen yöntemin bu yıl da uygulanacağını ifade etti.
2025 yılı için asgari ücrette olası zam oranları gündemde. Senaryolar arasında %20 ila %50 zam tahminleri yer alıyor.
|
|
|
|
Türkiye’nin Ekonomik Sorunları: Beklenen Enflasyon ve Yetersiz Soğuma
|
|
İstanbul Bilgi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ege Yazgan, Bloomberg HT’ye yaptığı açıklamada, IMF’nin Türkiye için belirttiği uyarıları değerlendirdi. IMF, enflasyonist beklentilerin azaltılması ve makroekonomik istikrarın sağlanması için koordineli mali, parasal ve gelir politikalarının uygulanması gerektiğini vurgulamıştı.
Yazgan, Türkiye’deki gelir politikalarının bazı unsurlarının maliye politikasıyla karıştırıldığını belirtti. Fiyat kontrollerinin de yer aldığı uygulamaların, “beklenen enflasyon” seviyesinin artırılmasına yönelik bir iş birliği içinde yürütüldüğünü ifade etti.
Ayrıca, Türkiye ekonomisinin yeterince soğumadığını ve bu durumun beklentileri değiştirmediğini dile getiren Yazgan, fiyat yapıcıların yüksek fiyatlar saptayarak piyasada talep oluşturduğunu kaydetti. Fiyatlar, zam beklentileri nedeniyle yükselebiliyor ve soğuma yeterli düzeyde gerçekleşmediği için bu durumun gündeme geldiğini söyledi. Yazgan, asgari ücret zammının, kira ve gıda fiyatlarının yüksekliği nedeniyle geçim sıkıntısını çözmeyeceğini belirtti.
|
|
|
|
|
Türkiye Sigorta, BM Kadının Güçlenmesi Prensipleri İmzacısı Oldu
|
|
Türkiye Sigorta, kadınların iş hayatında güçlenmesini desteklemek amacıyla Birleşmiş Milletler Kadının Güçlenmesi Prensipleri’ni (UNWEP) imzaladı. Şirket, toplumsal cinsiyet eşitliğini yaygınlaştırmak ve kadın-erkek çalışanlarına eşit haklar sunmak amacıyla kapsayıcı politikalar benimsiyor. Türkiye Sigorta, bu yaklaşımla iki yıl üst üste “Great Place to Work” sertifikası kazandı.
Yatırımcı İlişkileri Direktörü Şahika Balbay Demiroğlu, kadınların liderlik pozisyonlarında daha fazla yer almasının ve fırsat eşitliğinin önemine vurgu yaptı. Türkiye Sigorta, kadınların iş dünyasında daha güçlü temsil edilmesi ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşılması için eşitlik ilkesini uygulamaya devam edeceğini belirtti.
|
|
|
|
|
Yüzlerce Şirket, Güvenli ve Güvenilir Yapay Zekâ İçin AB Yapay Zekâ Paktı’nı İmzaladı
|
|
Avrupa Komisyonu, güvenilir ve emniyetli yapay zekânın gelişimini teşvik etmek amacıyla, AB Yapay Zekâ Paktı’nı ve gönüllü taahhütleri imzalayan yüzlerce şirketin adını açıkladı. İmzacılar arasında bilgi teknolojileri, telekomünikasyon, sağlık, bankacılık, otomotiv ve havacılık gibi çeşitli sektörlerden çok uluslu firmalar ile Avrupa’da faaliyet gösteren küçük ve orta ölçekli işletmeler bulunuyor.
AB Yapay Zekâ Paktı kapsamında yer alan taahhütler, katılımcı şirketlerden en az üç ana eylemi gerçekleştirmelerini talep ediyor:
- Yapay zekâ teknolojisinin kuruluşlarda benimsenmesini hızlandırmak ve gelecekte AB Yapay Zekâ Yasası’na uyum sağlamak için bir yapay zekâ yönetişim stratejisi oluşturmak.
- Yüksek riskli yapay zekâ sistemlerini haritalandırmak ve AB Yapay Zekâ Yasası kapsamında yüksek risk olarak sınıflandırılması muhtemel sistemleri tespit etmek.
- Çalışanlar arasında yapay zekâ okuryazarlığını ve farkındalığını artırmak, aynı zamanda etik ve sorumlu yapay zekâ geliştirme süreçlerini desteklemek.
Bu temel taahhütlerin yanı sıra, imzacıların yarısından fazlası, yapay zekâ uygulamalarında insan gözetimi sağlama, riskleri azaltma ve deepfake gibi içerikleri şeffaf bir şekilde etiketleme gibi ek taahhütler üstleneceklerini de beyan etti.
|
|
|
|
|
Euro Bölgesi’nde İşten Çıkarma Endişesi
|
|
Euro Bölgesi’ndeki iş piyasası, soğuma belirtileri göstererek Avrupa Merkez Bankası’nın faiz oranlarını daha hızlı düşürmesi çağrılarını artırıyor. Bazı şirketler, ekonomik toparlanma konusundaki güvenlerini kaybetmeye başladı; bu durumun en çarpıcı örneği, Volkswagen AG’nin fabrikalarını kapatma ihtimali oldu.
BASF SE ve Thyssenkrupp AG gibi büyük firmalar personel çıkarmaya başladı ve yetkililer, durgunluğun eşiğinde bir ani bozulmadan endişe ediyor.
Portekiz Merkez Bankası Başkanı Mario Centeno ise Euro Bölgesi’nde yumuşamanın erken belirtileri gördüğünü, emek piyasasında potansiyel bir tersine dönüş işaretleri olduğunu belirtti.
|
|
|
|
|
CMS Uzman Kılavuzu: 30’dan Fazla Yargı Bölgesinde İşyerinde Cinsel Tacizi Ele Alıyor
|
|
CMS,11 Ekim 2024’te işyerinde cinsel tacizle ilgili güncellenmiş uzman kılavuzunu yayımladığını duyurdu. Kılavuz, 30’dan fazla yargı bölgesinde işyerinde cinsel tacizi önleme, müdahale etme ve hazırlık yapma konusunda rehberlik sağlıyor.
2020’de ilk kez yayınlanan kılavuz, ülkelerin #MeToo hareketine verdikleri tepkileri ve işyerinde tacizi ele alan hukuki düzenlemelerdeki önemli değişiklikleri inceliyor.
Kılavuzun sunduğu başlıca içerikler:
- İşyerinde tacizi düzenleyen farklı yargı bölgelerindeki yasal gereklilikler ve sektörel hususlara yönelik küresel bir perspektif.
- İşverenler için, sınır ötesi yükümlülüklerini yerine getirerek daha güvenli ve uyumlu bir çalışma ortamı yaratmaları için proaktif eğitim ve önleyici politika önerileri.
- Taciz riskini azaltan ve işyeri kültürünü iyileştiren en iyi uygulamalar ve vaka incelemeleriyle sorumluluğu bireylerden işverenlere yönlendirmeye yönelik stratejiler.
Bu kılavuz, işyerinde güvenli ortamlar oluşturmak isteyen işverenler için değerli bilgiler ve pratik çözümler sunuyor.
|
|
|
|
|
Geleceğin İş Gücünü Şekillendiren Trendler: 2025 ve Sonrası
|
|
Küresel iş dünyası, teknoloji ve sosyal değişimlerle büyük bir dönüşüm yaşıyor. Şirketler, yalnızca ekonomik rekabetle değil, aynı zamanda iş gücü stratejileriyle de yeni bir çağa hazırlanıyor. 2025 ve sonrasında iş dünyasında köklü değişimlerin yaşanacağı öngörülüyor. Bu rapor, geleceğin iş gücünü şekillendiren ana trendleri ve bu değişimlerin yönetilmesine dair öne çıkan başlıkları inceliyor.
1. Uzaktan ve Hibrit Çalışma Modelleri Kalıcılaşıyor
Pandemiyle hız kazanan uzaktan ve hibrit çalışma modelleri, 2025 sonrasında iş dünyasında kalıcı olacak. Şirketler, esneklik sağlayan bu modelleri benimseyerek ofis maliyetlerini düşürecek ve daha geniş bir yetenek havuzuna ulaşacak.
2. GİG Ekonominin Yükselişi
Serbest çalışanlar ve proje bazlı iş yapma kültürünün yaygınlaşmasıyla GİG ekonomisi büyümeye devam edecek. 2025’e kadar, serbest çalışma oranlarının %30’un üzerine çıkması bekleniyor.
3. Z Kuşağı İş Gücüne Entegre Oluyor
Z kuşağı, teknoloji dostu yaklaşımlarıyla iş gücüne hızla entegre oluyor. Dijitalleşmenin ön planda olduğu bu dönemde, Z ve Y kuşakları arasında köprü kurmak, şirketler için kritik bir yönetim stratejisi olacak.
4. Yapay Zeka ve Otomasyonun Etkisi
Yapay zeka ve otomasyon teknolojileri, tekrarlayan işleri devralarak iş gücünün yapısını değiştirecek. İnsan-makine iş birliği, geleceğin iş dünyasında önemli bir rol oynayacak.
5. Çalışan Refahı ve Zihinsel Sağlık Önceliği
Çalışan refahı ve zihinsel sağlık, iş dünyasında öne çıkacak konular arasında yer alacak. Şirketler, çalışanlarının fiziksel ve mental sağlığına yönelik programlar geliştirecek.
6. Veri Temelli İK Yönetimi
2025 sonrasında, veri temelli insan kaynakları yönetimi şirketlerde stratejik karar alma süreçlerini belirleyecek. Tahminsel analitik ve veri güvenliği konuları İK süreçlerinin merkezinde yer alacak.
7. Sürdürülebilirlik ve Sosyal Sorumluluk
Sürdürülebilirlik ve sosyal sorumluluk, şirketlerin rekabet avantajı sağlayacağı kritik alanlar olacak. Yeşil enerji kullanımı ve sosyal sorumluluk projeleri şirketlerin başarısını belirleyecek.
|
|
|
YASAL DÜZENLEMELER VE YARGI KARARLARI
|
|
|
|
İşçinin Sosyal Medya Hesabından İşveren Hakkında Yaptığı Paylaşım Haklı Fesih Sebebi Olur mu?
|
|
Somut olayda davacının iş sözleşmesi bir sosyal medya sitesinde “…. adalet dağıtma bankası değildir çünkü sadece torpillilerin, yalakaların bankası olmuş” şeklinde ifadede bulunarak çalıştığı bankayı aşağılayıcı ve kurumsal kimliğine yakışmayan ifadelerde bulunduğu gerekçesiyle haklı nedenle feshedilmiştir. Taraflar arasında davacının yazdığı konusunda çekişme olmayan ifadeler dikkate alındığında, eleştiri sınırını aştığı, işvereni olan bankanın kurumsal itibarını zedeleyici nitelikte olduğundan doğruluk ve bağlılığa aykırıdır. Fesih haklı nedene dayanmaktadır. Davanın reddi yerine yazılı gerekçe ile kabulü hatalı olmuştur.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, E: 2014/11621, K: 2014/28293, T: 25.09.2014
|
|
|
|
Rekabet Kurulu, Erpiliç’in Taahhütleri ile Soruşturmayı Sonlandırdı
|
|
Rekabet Kurulu, 04.01.2024 tarihli 24-01/8-M(3) sayılı kararıyla, Erpiliç Entegre Tavukçuluk Üretim Pazarlama ve Ticaret AŞ’nin bayilerine uyguladığı bölge ve müşteri kısıtlamalarının 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un 4. maddesini ihlal edip etmediğini belirlemek amacıyla başlattığı soruşturmayı taahhüt ile sonuçlandırdı.
Soruşturma sürecinde Erpiliç, bayileriyle imzaladığı sözleşmelerdeki kısıtlamalarla ilgili rekabet endişelerini gidermek için taahhüt başvurusunda bulundu. Kurul, 26.09.2024 tarihli toplantısında Erpiliç’in sunduğu taahhütlerin rekabet sorunlarını çözebileceğini belirterek bu taahhütlerin kabulüne ve soruşturmanın sonlandırılmasına karar verdi.
Kabul edilen taahhütlerin ayrıntıları gerekçeli kararda belirtilecektir. Taahhütler şunları içermektedir:
- İstanbul dışındaki illerdeki bayilere, aktif satış yapabilecekleri münhasır bölgeler atama.
- Bayilik sözleşmelerinde, İstanbul dışındaki bayilerin pasif satışlarının engellenmeyeceğine dair bir madde ekleme.
- İstanbul’daki bayilere gönderilecek “Bildirim Metni”nde aktif ve pasif satış tanımlarını açıkça belirtme.
- “Bildirim Metni”nde bayilerin pasif satışları üzerinde herhangi bir kısıtlama bulunmadığı bilgisini açıkça belirtme
|
|
|
GÜNÜN SORUSU VE BİLGİLERİ
|
|
|
|
|
SORU: Savunma alınacak çalışanlardan biri bugün 2 günlük rapor almış. Çalışanı savunma için işyerine çağırmamızda bir sakınca var mıdır? Kendisi gelip savunmasını verirse bu savunma salt raporlu olduğu günde alındığı için geçersiz olur mu?
|
|
CEVAP: Esasen raporlu sürede savunma talep edemeyiz. Ancak kişi kendisi gelip savunmasını vermek istediğinde bu savunma bizim için geçerlidir.
Raporlu sürede savunma vermesi savunmanın geçerlilik niteliğini ortadan kaldırmaz.
Ancak bu konuda şüpheler var ise sürecin netleştirilmesinde rol oynaması adına savunma alınması uygun olur.
|
|
|
|
|
İş Sağlığı ve Güvenliğinde İşverenin Sorumlulukları
İşveren, çalışanların işle ilgili sağlık ve güvenliğini sağlamakla yükümlü olup bu çerçevede;
- Mesleki risklerin önlenmesi, eğitim ve bilgi verilmesi dâhil her türlü tedbirin alınması, organizasyonun yapılması, gerekli araç ve gereçlerin sağlanması, sağlık ve güvenlik tedbirlerinin değişen şartlara uygun hale getirilmesi ve mevcut durumun iyileştirilmesi için çalışmalar yapar.
- İşyerinde alınan iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerine uyulup uyulmadığını izler, denetler ve uygunsuzlukların giderilmesini sağlar.
- Risk değerlendirmesi yapar veya yaptırır.
- Çalışana görev verirken, çalışanın sağlık ve güvenlik yönünden işe uygunluğunu göz önüne alır.
- Yeterli bilgi ve talimat verilenler dışındaki çalışanların hayati ve özel tehlike bulunan yerlere girmemesi için gerekli tedbirleri alır.
İşyeri dışındaki uzman kişi ve kuruluşlardan hizmet alınması, işverenin sorumluluklarını ortadan kaldırmaz.
Çalışanların iş sağlığı ve güvenliği alanındaki yükümlülükleri, işverenin sorumluluklarını etkilemez.
|
|
|