|
|
|
|
Dış Ticarette Dengeler Değişiyor: İthalat Artarken İhracatta Yavaşlama Sinyali
|
|
TÜİK, Nisan 2025 dönemine ilişkin dış ticaret endekslerini yayımladı. Veriler, ihracat birim değerinde sınırlı artışa, ithalat miktarında ise belirgin yükselişe işaret ediyor.
- İhracat birim değer endeksi, geçen yılın aynı ayına göre %3,3 arttı. Gıda, içecek ve tütünde %11,0, imalat sanayinde %3,7 artış görülürken, yakıt kaleminde %17,6 düşüş yaşandı.
- İhracat miktar endeksi ise yıllık bazda %4,4 arttı. Ancak gıda, içecek ve tütünde %4,7, ham maddelerde %0,9 oranında azalma kaydedildi.
- İthalat birim değer endeksi %1,1 artarken, gıda kalemindeki artış %22,3’e ulaştı. Yakıtlarda %11,3, ham maddelerde %1,8 azalma görüldü.
- İthalat miktar endeksi %11,5 artarak dikkat çekti. Tüm alt kalemlerde artış gözlendi; ham maddelerde %13,7, imalat sanayinde %10,7 oranında yükseliş gerçekleşti.
- Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış verilere göre, ihracat miktar endeksi bir önceki aya göre %10,3, geçen yılın aynı ayına göre %5,4 azaldı.
- Aynı şekilde ithalat miktar endeksi, aylık bazda %5,0, yıllık bazda %3,2 artış gösterdi.
- Dış ticaret haddi (ihracat birim değerinin ithalat birim değerine oranı) Nisan 2025’te 88,4’e yükselerek geçen yılın aynı ayına göre 1,9 puanlık iyileşme kaydetti.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Özel Sektörün Yurt Dışı Kredi Borcu Nisan 2025’te 185,9 Milyar Dolara Yükseldi
|
|
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) verilerine göre, özel sektörün yurt dışından sağladığı toplam kredi borcu, 2024 yıl sonuna göre 13,8 milyar dolar artarak 185,9 milyar dolara yükseldi.
🔹 Vade bazında gelişmeler:
- Uzun vadeli kredi borcu: 16,7 milyar dolar artışla 173,5 milyar dolar
- Kısa vadeli kredi borcu (ticari krediler hariç): 2,9 milyar dolar azalışla 12,5 milyar dolar
🔹 Kurumsal bazda değişim:
- Finansal kuruluşlar: 3,3 milyar dolar artış
- Finansal olmayan kuruluşlar: 10,4 milyar dolar artış
- Uzun vadeli borç artışı: finansal kuruluşlarda 6,3 milyar dolar, finansal olmayanlarda 10,4 milyar dolar
- Kısa vadeli borç: finansal kuruluşlarda azaldı, finansal olmayanlarda sınırlı artış görüldü
🔹 Döviz cinsi dağılımı:
- Uzun vadeli borçta: %57,9 dolar, %33 Euro, %2,1 TL, %7 diğer
- Kısa vadeli borçta: %46 dolar, %19,5 Euro, %31,1 TL, %3,3 diğer
Genel görünüm: Borçlanma uzun vadeye kayarken, özel sektörün dış kaynak ihtiyacının arttığı ve döviz cinsi dağılımda hâlâ doların belirleyici olduğu görülüyor.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Ar-Ge ve Teknopark Personeline Vergi Desteği Sınırlandırılıyor
|
|
16 Haziran 2025’te TBMM’ye sunulan 2/3160 esas numaralı kanun teklifi yasalaşırsa, 5746 sayılı Kanun kapsamında Ar-Ge, tasarım ve teknopark çalışanlarına sağlanan gelir vergisi teşviki ile damga vergisi istisnasına yeni sınırlar getirilecek.
🔹 Gelir Vergisi Desteği:
- Brüt asgari ücretin 40 katını aşmayan kısım üzerinden hesaplanan gelir vergisinin,
- %95’i: Doktora derecesi olanlar ve desteklenen program alanlarında yüksek lisans mezunları için
- %90’ı: Yüksek lisans mezunları ve ilgili alanlarda lisans mezunları için
- %80’i: Diğer çalışanlar için muhtasar beyannamede mahsup edilerek terkin edilebilecek.
🔹 Damga Vergisi İstisnası:
- Ücrete ilişkin damga vergisi istisnası da brüt asgari ücretin 40 katı ile sınırlandırılacak.
📌 Amaç: Vergi teşviklerinde üst sınır getirilerek uygulamanın mali disiplini gözeten şekilde revize edilmesi amaçlanmaktadır.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Asgari Ücrete Temmuz 2025 Ara Zammı Gündemde mi?
|
|
Temmuz ayında asgari ücrete ara zam yapılıp yapılmayacağına ilişkin belirsizlik sürüyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, “Zamanı geldiğinde değerlendiririz, bir aksilik olmazsa ara zam gündeme gelmeyebilir” diyerek ara zam ihtimalinin düşük olduğunu belirtti.
🔹 Geçmiş uygulamalar:
- 2022 ve 2023 yıllarında temmuz aylarında asgari ücrete ara zam yapılmıştı.
- 2024’te ise hükümet tek zam politikasına geçti.
🔹 2025’te mevcut durum:
- Ocak ayında %30 zamla net asgari ücret 22.104 TL olarak belirlenmişti.
- Ancak bu artış, yüksek enflasyon karşısında eridi.
🔹 Ekonomik veriler ve endişeler:
- Merkez Bankası’nın yıl sonu enflasyon hedefi %24.
- Hazine ve Maliye Bakanı yıl sonunda enflasyonun %20’lere düşmesini bekliyor.
- Ara zammın enflasyonu tetikleyebileceği kaygısı ön planda.
🔹 İşveren cephesi: Emek yoğun sektörlerde yaşanan ekonomik sıkıntılar ve konkordato başvuruları nedeniyle işverenler ara zamma mesafeli.
Sonuç olarak, ekonomideki mevcut tablo ve resmi açıklamalar ışığında Temmuz ayında asgari ücrete ara zam yapılması düşük bir ihtimal olarak değerlendiriliyor.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Tekstil Sektöründe Deprem: 34 Yıllık Firma İflasını Açıkladı
|
|
Yılda 12 milyon parça üretim kapasitesine sahip olan ve Avrupa başta olmak üzere birçok ülkeye ihracat yapan YFA Tekstil Dış Ticaret A.Ş., resmi olarak iflas etti. 700’e yakın çalışanı ve 30 bin metrekarelik üretim tesisi bulunan şirketin çöküşü, tekstil sektöründe büyük yankı uyandırdı.
Bakırköy 1. İcra ve İflas Dairesi, 2025/43 sayılı dosya kapsamında şirketin tasfiye sürecini başlattı.
İflas kararı, sektörde artan ekonomik baskılar ve konkordato başvurularının ardından geldi
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
İş Başında Kaydedilen Personel: Sosyal Medya Paylaşımları Psikolojik Yük Oluyor
|
|
İngiltere’de özellikle NHS (Ulusal Sağlık Sistemi) çalışanlarının, izin alınmadan sosyal medyada paylaşılan görüntüler nedeniyle rahatsızlık ve kaygı yaşadıkları gündeme geldi. Hastalar ve yakınları, tedavi süreçlerini TikTok veya Instagram gibi platformlarda paylaşmak amacıyla personeli gizlice veya açıkça kayda alabiliyor.
Bir radyoloji çalışanı, kanser hastasına yapılan işlemin 19 yaşındaki kızı tarafından izinsiz şekilde kaydedildiğini belirtti. Bu durumun ardından günlerce uykusuz kaldığını ve işini yeterince iyi yapıp yapmadığını düşündüğünü söyledi. Diğer personel de görüntülere isim etiketleri, doğum tarihi gibi kişisel verilerin yansıyabileceği konusunda endişeli.
Bu durum sadece sağlık sektörüyle sınırlı değil; perakende, hizmet ve kamusal alanlarda da çalışanlar benzer sorunlarla karşılaşıyor. Özellikle müşteri şikayetlerinde ya da sosyal medya içeriklerinde çalışanların gizlice kayda alınması giderek yaygınlaşıyor.
📌 Uzmanlar Ne Öneriyor?
- HR birimleri, işyerlerinde çekim kurallarını açıkça belirlemeli ve müşterilere de bu kuralları bildirmeli.
- Çalışanlara, izinsiz çekimle karşılaştıklarında yasal haklarını bilmeleri ve nasıl müdahale edeceklerini öğrenmeleri için eğitim verilmesi öneriliyor.
- NHS yöneticilerine, hastalara açıkça önceden izin alınması gerektiğinin bildirilmesi tavsiye ediliyor.
📌 Neden Önemli?
İzinsiz çekimler, çalışanların mahremiyetini zedeliyor; işlerini dikkatli ve stressiz yapma yetilerini azaltıyor. Bu nedenle İK departmanlarının çalışanların refahını koruyacak önleyici adımlar atması kritik görülüyor.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
ABD’de Amazon’un Ofise Dönüş Zorunluluğu, Engelli Çalışanlardan Tepki Aldı
|
|
ABD merkezli Amazon’un, engelli çalışanlara yönelik ofise dönüş zorunluluğu uygulaması büyük tepki topladı. Çalışanlar, şirketin Engelliler için Amerikalılar Yasası’nı (ADA) ve örgütlenme haklarını ihlal ettiğini öne sürerek, ABD Eşit İstihdam Fırsatı Komisyonu (EEOC) ve Ulusal Çalışma İlişkileri Kurulu’na (NLRB) şikâyette bulundu. Şikâyetlerden biri, benzer durumda olan 18 çalışanı da içererek sistematik bir sorun olduğunu belgelemeyi amaçladı.
🔹 Engelli çalışanların talepleri reddediliyor
Amazon’un, tam zamanlı ofise dönüşe istisna isteyen engelli çalışanların taleplerine olumsuz yanıt verdiği ve bu taleplerin daha zor onaylandığı bildiriliyor. Çalışanlar, iç iletişim kanallarında politikaları eleştirince gönderileri silindi, bazıları ise işten çıkarıldı ya da görev değişikliğine zorlandı.
🔹 Yapay zeka temelli değerlendirme süreci tartışma konusu
Şirketin, engelli çalışanların taleplerini değerlendirmek için doktor raporlarını anahtar kelimelerle analiz eden yapay zeka yazılımı kullanması da eleştirildi. Uzmanlar, bu sistemin bireysel ihtiyaçları göz ardı ettiğini ve yasal riskler taşıdığını ifade ediyor.
🔹 Çalışanların anonim anketi çarpıcı sonuçlar ortaya koydu
Amazon çalışanlarının yaptığı anonim ankete göre, engelli çalışanların %71’i taleplerinin karşılanmadığını, %50’si ise engelliliklerini açıkladıktan sonra düşmanca bir iş ortamına maruz kaldıklarını belirtti. Örneğin, inme geçiren bir çalışanın evden çalışma talebi reddedilmiş, ofise yakın bir yere taşınması ya da toplu taşıma kullanması önerilmişti.
|
|
|
|
|
Fransa – Yüksek Sıcaklıklarda Ofis Çalışanlarının Termal Konforu: İşverenin Sorumluluğu Ne?
|
|
Fransa’da sıcak hava dalgalarının giderek yaygınlaştığı bir dönemde, işverenlerin çalışanları korumaya yönelik termal konfor yükümlülüğü yeniden gündeme geldi. 27 Mayıs 2025 tarihli kararname, bu konudaki işveren yükümlülüklerini güçlendirmeyi hedeflese de, işin durdurulacağı net bir sıcaklık eşiği henüz belirlenmiş değil.
🔹 İşyeri Ortamı ve Risk Değerlendirmesi
- Fransız İş Kanunu’nun R. 4121-1 maddesi uyarınca, işverenin “tek risk değerlendirme belgesi” aracılığıyla tüm iş birimlerinde maruz kalınan riskleri analiz etmesi gerekiyor.
- Bu kapsamda sıcaklığa bağlı mesleki risklerin de tanımlanması ve önleme stratejilerinin belirlenmesi zorunlu.
🔹 Ofis Ortamında Sıcaklık ve Etkileri
- Ofislerde yüksek sıcaklık, uyuklama, dikkat dağınıklığı, tepki süresinin uzaması, hatta psikososyal risklerde artış gibi sonuçlara yol açabilir.
- Özellikle açık ofis düzeninde, sıcaklık huzursuzluk kaynağı olabilir ya da sosyal ilişkileri zedeleyen bir unsur haline gelebilir.
- Ancak Fransız hukukunda ofis ortamları için maksimum sıcaklık sınırı tanımlanmamıştır.
🔹 İşverenin Alması Gereken Önlemler
- İşveren, çalışma ortamında aşırı sıcaklık artışlarını önleyici havalandırma sistemleri, talimatlar, arıza planları gibi uygulamalarla riski yönetmelidir.
- Şantiye gibi dış mekanlarda, her işçiye günde en az üç litre su sağlanması, dinlenme alanlarının oluşturulması gibi özel düzenlemeler mevcuttur.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
İngiltere – Aşırı Sıcaklıklar Kapıda: Ofiste Termal Konfor Yasal Hak Olmalı mı?
|
|
İngiltere’de yaklaşan sıcak hava dalgası ile birlikte hava sıcaklıklarının 30°C’ye ulaşması beklenirken, uzmanlar çalışanların aşırı sıcak ofis koşullarına karşı yasal bir korumadan yoksun olduğunu vurguluyor.
📌 Yasal Durum:
1992 tarihli İşyeri (Sağlık, Güvenlik ve Refah) Yönetmeliği sadece “makul sıcaklık” sağlanmasını şart koşuyor. Alt sınır 16°C olarak kabul edilse de, ofisler için yasal bir üst sıcaklık sınırı bulunmuyor. Yani bir çalışan sıcak bir ofiste bunalsa bile, bu durum işverenin yasayı ihlal ettiği anlamına gelmiyor.
📌 Psikolojik ve fiziksel etkiler:
Psikolog Darren Stanton, aşırı sıcaklığın serotonin dengesini bozarak sinirlilik, yorgunluk, konsantrasyon güçlüğü ve “bilinç bulanıklığı” gibi sonuçlara yol açabileceğini belirtiyor. Bu durum, hem çalışan sağlığını hem de iş verimliliğini olumsuz etkiliyor.
📌 Uzmanlardan çağrı:
Office Freedom CEO’su Richard Smith, sıcaklıklar arttığında işverenlerin yasal asgari koşulların ötesine geçmesi gerektiğini ifade ediyor.
- Vantilatör, soğuk su, iyi havalandırma sağlanmalı,
- Esnek çalışma saatleri uygulanmalı,
- Gerekirse uzaktan çalışma imkânı tanınmalıdır.
📌 Neden önemli?
Sıcak bir ofiste çalışmak, sadece rahatsızlık değil, aynı zamanda verimsizlik ve sağlık riski anlamına da geliyor. Uzmanlar, işverenleri personel refahını önceliklendirmeye çağırıyor.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Aon 2025 Küresel Siber Risk Raporu
|
|
Aon’un 2025 Siber Risk Raporu, 1.400’den fazla küresel siber olayı analiz ederek siber olayların itibar üzerindeki etkisini ve bu etkilerin finansal sonuçlarını ortaya koymaktadır. Rapor, siber riskin yalnızca bir teknoloji değil, kurumsal yönetişim sorunu haline geldiğini vurgulamaktadır.
Temel Bulgular
- İtibar Riski Olaylarının Etkisi: İncelenen 1.414 siber olayın 56’sı, hisse fiyatlarında ölçülebilir düşüşe neden olan itibar riski olayları olarak sınıflandırıldı. Bu olaylar, etkilenen şirketlerde ortalama %27 oranında hissedar değeri kaybına yol açtı.
- Saldırı Türleri ve Etkileri:
- Kötü Amaçlı Yazılım ve Fidye Yazılımları, tüm siber olayların %45’ini oluştururken, itibar riski olaylarının %60’ını tetikledi.
- Bu saldırı türleri, kamuoyunda daha fazla görünürlük ve kriz etkisi yaratma eğiliminde.
- Değer Toparlanmasını Destekleyen 5 Ana Unsur:
- Hazırlıklı Olma
- Liderlik
- Hızlı Müdahale
- Etkili İletişim
- Kurum İçi Değişim ve Uyarlanabilirlik
- Sigortalanamayan Riskler:
- İtibar riski, sigorta ile devredilemeyen riskler arasında yer almaktadır.
- Bu durum, proaktif risk yönetimi ve kriz yanıt planlamasının önemini artırmaktadır.
Sonuç ve Öneriler
- Siber olaylar, doğrudan itibar ve finansal kayıplara yol açabilir.
- Şirketler, yalnızca teknoloji yatırımı değil, aynı zamanda kurumsal farkındalık, hazırlık ve kriz yönetimi stratejilerine de yatırım yapmalıdır.
- Aon’un sunduğu entegre çözümler, şirketleri daha dirençli hale getirmek için önemli fırsatlar sunmaktadır.
|
|
|
YASAL DÜZENLEMELER VE YARGI KARARLARI
|
|
|
|
İkale Şartları Tartışıldı, İşe İade Talebi Reddedildi
|
|
Somut uyuşmazlıkta; davacı, davalıya ait işyerinde muhasebeci olarak 02.10.2021 – 21.12.2023 arasında iş güvencesi kapsamında çalışmıştır. Davacı, kendisine sürekli baskı uygulanıp istifaya zorlandığını ve haksız şekilde işten çıkarıldığını iddia etmiştir. Davalı, davacının ameliyat olacağından işten ayrılmak istediğini bildirdiğini, bu talebi kabul edilip kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla çalışma ücreti ödenerek akdin feshedildiğini, davacının ibraname verdiğini ve karşılıklı anlaşma ile akdin sona erdiğini savunmuştur. Fesih bildiriminde, “İş sözleşmeniz 21.12.2023 itibarıyla tarafımızca feshedilmiştir. İhbar tazminatınız ve kıdem tazminatınız ödenecektir.” ifadesi yazılıdır.
22.01.2024 tarihli ibraname başlıklı belgede, akdin işveren feshi yoluyla sona erdiği, 16.341,93 TL ihbar tazminatı ve 32.712,23 TL kıdem tazminatı ödendiği belirtilmiştir. Davacının işten ayrılışı Kod4 şeklinde bildirilmiştir.
İlk derece mahkemesince, akdin tarafların anlaşması ile sona erdiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İş sözleşmesinin tarafların anlaşması (ikale) yoluyla ile sona ermiş sayılması için bu mahiyette bir ikale sözleşmesi düzenlenmesi, işçinin talebi ile yapılması halinde yasal tazminatlarının ödenmesi, işverenin talebi ile yapılması halinde yasal tazminatlarına ilave ek menfaat sağlanmış olması gerekir. İkale var ise işe iade davası reddedilir.
Samsun BAM 8. Hukuk Dairesi, Esas No : 2025/114, Karar No : 2025/118
|
|
|
Evden Çalışırken Saat Hilesi Yapan Çalışana Mahkemeden Ret
|
|
İngiltere’de bir iş mahkemesi, uzaktan çalışırken çalışma saatlerini yanlış beyan eden bir çalışanın işten çıkarılmasının haklı olduğuna karar verdi. Bath Spa Üniversitesi Öğrenci Birliği’nde Kıdemli Finans Koordinatörü olarak görev yapan S. Wiltshire, 2023 yılı sonlarında yöneticisi tarafından talep edilen görev süreleri formunu doldurmayı reddetti. Bunun üzerine yöneticisi, çalışan tarafından beyan edilen esnek çalışma saatlerini kurumun IT sistem kayıtlarıyla karşılaştırdı. Yapılan incelemede, 23 Ekim 2023 ile 12 Ocak 2024 tarihleri arasında Wiltshire’ın beyan ettiği saatlerin en az 45 saatinin sistem kayıtlarıyla uyuşmadığı tespit edildi. Özellikle uzaktan çalıştığı sabah saatlerinde giriş yapmadığı halde çalışmış gibi saat kaydı yaptığı anlaşıldı. Örneğin, 20 Aralık 2023 tarihinde 5 saat çalıştığını bildiren çalışanın sistemde sadece 11 dakika çevrim içi olduğu görüldü.
Disiplin sürecinde kendisine savunma hakkı verilen çalışan, bazı işleri kişisel bilgisayarında yaptığını ve çevrim dışı çalışmış olabileceğini öne sürdü. Ancak mahkeme, bu iddiaları destekleyecek herhangi bir belge, e-postaya da işlem kaydı sunulmadığını, ayrıca söz konusu zaman çizelgelerinin son olarak kendisi tarafından düzenlendiğini sistem kayıtlarıyla sabit olduğunu belirtti. Mahkeme, işverenin süreci adil yürüttüğünü, kapsamlı bir inceleme yaptığını ve elde edilen verilerin güvenilir olduğunu vurgulayarak, çalışanın davranışını “güven ilişkisini zedeleyen nitelikte” buldu. Sonuç olarak, Wiltshire’ın işten çıkarılmasının “ağır disiplin suçu” kapsamında ve haklı nedenlere dayandığı gerekçesiyle açtığı işe iade davası reddedildi.
|
|
|
GÜNÜN SORUSU VE BİLGİLERİ
|
|
|
|
|
SORU: 30 gün raporlu olan bir çalışan hafta tatili hak eder mi? SGK 30 gün rapor için çalışana 28 günlük ödeme yapıyor değil mi?
|
|
CEVAP: “Bir haftalık süre içinde kalmak üzere işveren tarafından verilen diğer izinlerle hekim raporuyla verilen hastalık ve dinlenme izinler” çalışılmış gibi sayılır. Rapor süresi 1 haftanın üzerinde olduğu için, hafta tatili hak etmez. SGK rapor eğer hastalık raporuysa 28; iş kazası veya meslek hastalığı ise 30 gün öder.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Toplu İşçi Çıkarma Süreci ve Yasal Yükümlülükler
4857 sayılı İş Kanunu’nun 29. maddesi uyarınca işverenlerin toplu işçi çıkarma sürecinde uyması gereken kurallar ve bildirim yükümlülükleri aşağıda özetlenmiştir:
🔹 Toplu İşçi Çıkarma Kriterleri
Bir işyerinde işçi sayısına göre aşağıdaki sınırlar dahilinde, işveren tarafından 1 ay içinde yapılan fesihler toplu işçi çıkarma olarak değerlendirilir:
- 20–100 işçi arasında çalışan varsa: En az 10 işçi
- 101–300 işçi arasında çalışan varsa: En az %10 oranında işçi
- 301 ve üzeri işçi varsa: En az 30 işçi
📌 Not: Fesihlerin ihbar süresi doğuran nedenlerle (örneğin Kod 04, 22, 17 vb.) yapılması gerekmektedir.
🔹 Bildirim Yükümlülüğü
Toplu işçi çıkarma yapılmadan en az 30 gün önce:
- İŞKUR İl Müdürlüğü’ne yazılı bildirim yapılmalıdır.
- İşyerinde sendika varsa, ilgili sendika temsilcilerine de yazılı bildirim yapılmalıdır.
🔸 Bildirimde yer alması gereken bilgiler:
- İşçi çıkarma nedenleri
- Etkilenecek işçi sayısı ve grupları
- Fesih işlemlerinin gerçekleşeceği zaman dilimi
📌Bu bilgilerin yazılı ve belgeli şekilde sunulması zorunludur.
🔹 Fesihlerin Hüküm Doğurma Süresi
- Fesih bildirimleri, işverenin İŞKUR’a yaptığı bildirimin üzerinden 30 gün geçtikten sonra geçerlilik kazanır.
- İhbar süresi de bu tarihten itibaren başlar.
- İhbar süresi kullandırılmayacaksa, işçilere ihbar tazminatı ödenmelidir.
🔹 İşçilerin Yeniden İşe Alınması
- Toplu işçi çıkarmanın ardından 6 ay içinde aynı nitelikte işçi alımı yapılacaksa, işverenin öncelikle işten çıkardığı ve nitelikleri uygun olan işçileri işe çağırması beklenir.
- 6 ay sonrası için bu yükümlülük ortadan kalkar.
🔹 Geçici İşçi Çalıştırma Yasağı
Toplu işçi çıkarma tarihinden itibaren 8 ay boyunca, aynı işyerinde geçici işçi çalıştırılması yasaktır.
Not: Yukarıdaki süreçlerin eksiksiz şekilde yerine getirilmemesi durumunda, işveren hakkında idari yaptırımlar ve işten çıkarılan işçilerin işe iade davası açma hakları gündeme gelebilir.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|