20.02.2025 – Kısmi Süreli Çalışanların GSS Borcu

Günlük Gelişmeler

ÇALIŞMA HAYATI

İş Dünyasında En Büyük Sorun: Kalifiye Eleman Eksikliği

Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Gürsel Baran, Türkiye’de nitelikli iş gücü eksikliğinin reel sektör için ciddi bir sorun haline geldiğini ve bunun artık beka meselesi olarak ele alınması gerektiğini belirtti. Gençlerin mesleki ve teknik eğitime yönlendirilmesi için teşvik ve destek mekanizmalarının devreye alınması gerektiğini vurguladı.

Ankara, savunma sanayii, teknoloji ve yenilenebilir enerji sektörlerinde büyürken, nitelikli eleman açığı nedeniyle iş dünyasında büyük sıkıntılar yaşanıyor. 2024 yılında şehrin ihracatı 14 milyar dolara ulaştı ve 1,3 milyon işçiyle İstanbul’dan sonra en fazla istihdam sağlayan şehir oldu. Ancak mesleki eğitimin sektör ihtiyaçlarına göre yeniden düzenlenmesi ve teşviklerin artırılması gerektiği ifade edildi.

Yapay Zeka Geleceğin Mesleklerini Şekillendiriyor: 97 Milyon Yeni İş Alanı Yolda

Yapay Zeka Politikaları Derneği Başkanı Zafer Küçükşabanoğlu, yapay zekanın 2030’a kadar dünya genelinde 85 milyon istihdam kaybına yol açacağını, ancak 97 milyon yeni iş alanı yaratacağını belirtti.

  • Türkiye, yapay zekaya hazır olma endeksinde 188 ülke arasında 53. sırada, IMF’nin verilerine göre ise 50. sırada yer alıyor.
  • Küçükşabanoğlu, devletlerin yapay zekaya yönelik politikalarını ekonomi ve güvenlik odaklı belirlediğini vurguladı.
  • Küçükşabanoğlu, Apple’ın piyasa değerinin 3,8 trilyon dolara ulaşarak Birleşik Krallık ve Hindistan ekonomilerinden büyük hale geldiğini ifade etti.
  • Teknoloji şirketlerinin artık sadece ürün satmadığını, ekonomileri yönlendirdiğini ve politikaları şekillendirdiğini belirtti.
  • Yapay Zeka Derneği Başkan Yardımcısı Volkan Kılıç’a göre, toplumun %22,6’sı yapay zeka hakkında herhangi bir fikre sahip değil.
  • %14’ü yapay zekanın istihdam kaybına neden olacağı endişesini taşıyor.
  • Türkiye’nin kaybolacak istihdam yerine yeni iş alanlarına odaklanması gerektiği vurgulandı.
  • Dijital dönüşümde üretici konuma gelinmesi halinde, yapay zekanın ülke ekonomisine katkı sağlayabileceği ifade edildi.

Dijital Koçluk Çağı: Yapay Zeka ve İnsan Koçları Hibrit Modelde Buluşuyor

Yapay zekanın koçluk süreçlerindeki kullanım alanları genişliyor. Yapay zeka tabanlı chatbotlar sayesinde danışanlar, düşük maliyetli ve 7/24 erişilebilir koçluk hizmetlerinden faydalanabiliyor. Aposto.biz kurucu ortağı Gözde Avcıoğlu Avdel, yapay zekanın koçluk süreçlerini daha veri odaklı ve erişilebilir hale getirdiğini ancak insan koçların sunduğu empati ve esneklik gibi unsurlarda sınırlamalar olduğunu belirtiyor. Gelecekte, yapay zeka ve insan koçlarının birlikte çalıştığı hibrit modellerin yaygınlaşması bekleniyor. Bu yaklaşım, teknolojinin sağladığı hız ve verimliliği insan dokunuşunun derinliğiyle birleştirerek dengeli bir koçluk modeli sunmayı amaçlıyor.

Şirketler Sigorta Yaptırırken Tereddütte!

Ekonomideki yavaşlama nedeniyle ciro ve kârlılık düşüşü, sigorta giderlerini şirketler için önemli bir maliyet kalemine dönüştürdü. Ray Sigorta Genel Müdürü Koray Erdoğan, bazı sektörlerde sigorta primlerinin şirket cirolarının %20’sine ulaştığını belirterek, firmaların sigorta yaptırmama eğilimi göstermeye başladığını söyledi.

Sigorta primleri geçmişte şirket cirolarının %2-3’ü seviyesindeyken, bazı sektörlerde bu oran %20’ye yaklaştı. Ciro ve kârlılığın düşmesi nedeniyle sigorta giderleri daha çok sorgulanıyor. Şirketler sigortadan kaçınmanın alternatif yollarını ararken, bazıları dahili fon oluşturma veya teminatları düşürme gibi çözümler üzerinde duruyor.

Erdoğan, tarım sigortalarında olduğu gibi endüstriyel sigortalarda da devlet teşviki sağlanması gerektiğini belirtti. Depremler gibi büyük felaketlerde devletin finansal yükünü azaltmak için sigortalılık oranının artırılmasının kritik önem taşıdığını söyledi.

Yeşil Çimento Teşviki ile 1 Milyon Ton Karbon Azaltımı Hedefleniyor

Accelerate Action” Teması ile 2025 Dünya Kadınlar Günü

2025 Dünya Kadınlar Günü’nünAccelerate Action” (Eylemi Hızlandır) teması, International Women’s Day (IWD) organizasyonu tarafından belirlendi. Bu tema, toplumsal cinsiyet eşitliğine ulaşmak için hızlı ve kararlı adımlar atmanın önemini vurgulamaktadır. Dünya Ekonomik Forumu’nun verilerine göre, mevcut ilerleme hızıyla tam cinsiyet eşitliğine ulaşmak 2158 yılını bulacaktır. Bu nedenle, “Accelerate Action” teması, kadınların karşılaştığı sistemik engelleri ve önyargıları hızla ortadan kaldırmak için kolektif bir çağrıdır.

Kadın Çalışanlarını Destekleyen Şirketler, 8 Mart İçin Hazırlıklara Başladı

ULUSLARARASI İŞGÜCÜ

İşyerinde Şakalaşma İşverenler İçin Risk Oluşturuyor

İngiliz şirketi GQ Littler tarafından yapılan araştırmaya göre, işyerinde kontrolsüz şakalaşmaların yol açtığı taciz ve ayrımcılık iddiaları artış gösteriyor. 2024 yılında bu tür vakalarla ilgili 57 iş mahkemesi davası kaydedildi.

Araştırmada, bazı vakaların ırkçı, cinsiyetçi veya homofobik şakalar içerdiği, bazılarının ise cinsel taciz iddialarıyla sonuçlandığı tespit edildi. Örneğin, bir çalışanın meslektaşı tarafından zorla öpülmeye çalışıldığı, bir çalışanın diğerine “kel” ve “şişman” dediği bildirildi. Diğer vakalarda, çalışanlar birbirlerine sürekli hakaret ederek şakalaşırken gerilimlerin arttığı görüldü.

Mahkemeler, işverenlerin bu tür durumlara karşı önlem almadığı iddialarını değerlendirirken, şirketlerin olası davalar nedeniyle ciddi maddi kayıplara uğrayabileceğini ve itibarlarının zarar görebileceğini vurguladı.

GQ Littler kıdemli ortağı Dónall Breen, işverenlerin işyerindeki sınırları net bir şekilde belirlemesi gerektiğini belirterek, iş yerinde şaka yapmanın önemli olduğunu ancak belirli çizgilerin aşılmaması gerektiğini ifade etti. Özellikle 2023 İşçi Koruma Yasası kapsamında, işverenlerin çalışanları cinsel tacizden korumak için proaktif önlemler almasının zorunlu hale geldiğini vurguladı.

Ayrıca, uzaktan çalışma ve mesajlaşma uygulamaları gibi yeni iletişim araçlarının işyerinde taciz risklerini artırabileceğine dikkat çekildi. İşverenlerin, bu tür sorunları önlemek için net politikalar belirlemesi ve çalışanlara eğitim vermesi gerektiği ifade edildi.

GDPR İhlalleri Tazminat Talebini Otomatik Olarak Haklı Çıkarmaz

Almanya’da bir çalışan, işvereninin GDPR’nin 15.maddesi uyarınca kişisel verilerine erişim talebini reddetmesi üzerine 5.000 Avro tazminat talebiyle dava açtı. Çalışan, bu ihlal nedeniyle veri işleme süreçlerini inceleyemediğini ve bu durumun kendisinde “kontrol kaybı” yarattığını öne sürdü.
Almanya Federal İş Mahkemesi (BAG),GDPR’nin 82. maddesi kapsamında
manevi zarar iddiasının kabul edilebilmesi için somut bir maddi veya manevi zararın kanıtlanması gerektiğini belirtti. Mahkeme, sadece veri erişimi eksikliği veya işverenle yaşanan gerilimlerin zarar iddiası için yeterli olmadığını vurguladı.

  • GDPR kapsamında tazminat talep edebilmek için yalnızca korku veya endişe yetmez, somut zarar kanıtlanmalıdır.
  • GDPR’nin caydırıcı veya cezalandırıcı bir amacı yoktur, yalnızca ihlal nedeniyle oluşan gerçek zararlar için tazminat öngörmektedir.
  • BAG ve Federal Adalet Mahkemesi, GDPR ihlalleriyle ilgili tazminat miktarlarının değişkenlik gösterebileceğini ve kararların farklı değerlendirmelere yol açabileceğini göstermiştir.

İşverenler, GDPR Madde 15 uyarınca bilgi taleplerini zamanında yerine getirmeye devam etmelidir. Ancak, bu tür davalar artık işverenler üzerinde eskisi kadar büyük bir baskı oluşturmamaktadır.

ABD’li Yatırımcıların ESG Desteği Rekor Düşüşte

Sorumlu yatırım kampanyası grubu Share Action tarafından hazırlanan rapor, çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) konularına yönelik hissedar kararlarına desteğin rekor düşük seviyeye ulaştığını ortaya koydu. 2024 yılında, ABD, İngiltere ve Avrupa’da sunulan 279 ESG odaklı hissedar teklifinden yalnızca dördü (%1,4) çoğunluk desteğini alabildi. Bu oran 2021’de %21, 2022’de %14 ve 2023’te %3 seviyesindeydi.

Düşüşün Başlıca Nedenleri:

  • ABD’li yatırımcıların desteğini çekmesi ve sağcı politikacıların ESG politikalarına karşı çıkması
  • Trump yönetiminin petrol ve gaz üretimini destekleyerek çevre politikalarından geri çekilmesi
  • Büyük finans kuruluşlarının ESG politikalarından uzaklaşması (Citigroup, Bank of America, Morgan Stanley ve Goldman Sachs gibi büyük bankalar, BM destekli Net Sıfır Bankacılık İttifakı’ndan çekildi)
  • DEI (çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık) politikalarının özel sektörde de geri çekilmesi (Google, Meta, Deloitte gibi şirketler DEI politikalarını azaltıyor)

ABD-Avrupa Arasındaki ESG Ayrımı Büyüyor:

  • ABD’li yatırımcılar, hissedar ESG tekliflerinin sadece %25’ini desteklerken, İngiltere ve Avrupa’daki yatırımcılar %81 destek oranına sahip.
  • BlackRock, Fidelity, State Street ve Vanguard gibi büyük varlık yöneticileri 2024’te yalnızca %7 destek sağladı.
  • İklim değişikliğine odaklanan 73 hissedar kararından sadece 2’si yeterli destek alabildi.


Share Action yetkilisi Claudia Gray,
bu durumun finans sektöründeki etkili yatırımcıların ESG politikalarından çekildiğini ve bu geri adımın iklim eylemi ve düşük ücretli çalışanların koşullarını iyileştirme çabalarına zarar vereceğini belirtti.

ARAŞTIRMA

DİSK-AR İşsizlik ve İstihdamın Görünümü Raporu (2024 4. Çeyrek)

Türkiye’de 2024 yılı 4. çeyreğinde resmi işsizlik oranı %8,6 olarak açıklandı. Ancak geniş tanımlı işsizlik oranı %28’e ulaştı.

  • İstihdam oranı %49,6 seviyesinde olmasına rağmen, kayıtlı ve tam zamanlı istihdam oranı yalnızca %34,0 olarak gerçekleşti.
  • Kadın istihdam oranı %32,5 seviyesinde, ancak kayıtlı ve tam zamanlı istihdam oranı sadece %19,7.
  • Türkiye’de çalışabilir 66 milyon kişinin yalnızca 22,4 milyonu kayıtlı ve tam zamanlı çalışıyor.
  • Kadınlarda bu oran %19,7, erkeklerde ise %48,6 olarak hesaplandı.
  • Kadınların yalnızca %20’si, erkeklerin ise yaklaşık %50’si kayıtlı ve tam zamanlı çalışıyor.

İşsizlik Verileri

  • Dar tanımlı işsizlik 3,08 milyon kişi, geniş tanımlı işsizlik ise 11,38 milyon kişi olarak hesaplandı.
  • Genç nüfusta (15-24 yaş) dar tanımlı işsizlik oranı %16,1, geniş tanımlı işsizlik oranı %37,3.
  • Genç kadınlarda geniş tanımlı işsizlik oranı %46,7, erkeklerde ise %31,2 seviyesinde.

Cinsiyet Eşitsizliği ve İşsizlik

  • Kadınların işgücüne katılım oranı düşük, işsizlik oranı ise erkeklerden daha yüksek.
  • Dar tanımlı kadın işsizliği %11,8, erkek işsizliği %6,9.
  • Geniş tanımlı işsizlik oranı kadınlarda %37,3, erkeklerde %22,5.

Çalışma Süresi ve Atıl İşgücü

  • Haftalık ortalama fiili çalışma süresi 42,8 saat olarak hesaplandı.
  • Atıl işgücü oranı %28,0’e yükseldi, bu oran bir önceki çeyreğe göre 1,4 puan arttı.

Politika Önerileri

  • Kadın istihdamını artırıcı teşvikle sağlanmalı.
  • Genç işsizliği azaltmaya yönelik mesleki eğitim programları geliştirilmeli.
  • Tam zamanlı ve kayıtlı istihdamı artırmaya yönelik düzenlemeler teşvik edilmeli.
  • Atıl işgücü oranını düşürecek esnek çalışma modelleri yaygınlaştırılmalı.

YASAL DÜZENLEMELER VE YARGI KARARLARI

Yargı Kararları

İşçi İradesi Zorla Mı Alındı? Yargıtay, İşverenin Fesih Yetkisini İnceledi

Davacı işçi, tır şoförü olarak çalıştığı işyerinde sigorta primlerinin düşük yatırılması ve ücretlerinin ödenmemesi nedeniyle iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini iddia ederek kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti ve diğer işçilik alacaklarını talep etti. İşveren ise işçinin istifa ettiğini ve kıdem tazminatına hak kazanamayacağını savundu.

İlk Derece Mahkemesi, işçinin ücret alacaklarının ödenmemesi nedeniyle iş sözleşmesini haklı feshettiğini belirterek davanın kısmen kabulüne karar verdi. Ancak taraflar karara istinaf başvurusunda bulundu. Bölge Adliye Mahkemesi, davacının ücret alacaklarının bulunduğunu ve iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini belirterek kıdem tazminatının hesaplanmasında hatalar yapıldığını tespit etti ve İlk Derece Mahkemesi kararını kaldırarak yeniden hüküm kurdu.

İşveren, Bölge Adliye Mahkemesi kararını temyiz etti. Yargıtay, dosyada işçinin istifa dilekçesinin bulunduğunu ve bu belgenin işçinin gerçek iradesini yansıtıp yansıtmadığının incelenmediğini belirtti. İşçinin dilekçeyi baskı altında yazıp yazmadığı tespit edilmeden karar verilmesinin eksik inceleme olduğunu vurguladı. Ayrıca, daha önce işçiye kıdem tazminatı ödemesi yapıldığına dair bir bordronun dosyaya sunulduğu, ancak mahkemenin bu belgeyi dikkate almadığı ve işçinin bu belgeye karşı beyanının alınmadığı ifade edildi.

Bu nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozuldu ve dosya yeniden değerlendirilmek üzere geri gönderildi. Yargıtay, işçinin istifa dilekçesinin baskı altında verilmiş olabileceği ihtimalinin göz ardı edilmemesi gerektiğini, işverenin geçmişte yaptığı kıdem tazminatı ödemelerinin dikkate alınarak işçinin beyanının alınması gerektiğini belirtti. Eksik inceleme nedeniyle Yargıtay, kararı bozarak dosyanın yeniden değerlendirilmek üzere mahkemeye iadesine karar verdi.

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, E. 2022/16293, K.2023/353, T. 12.01.2023

Mahkeme Kararı: Pandemi Dönemindeki Ücret Kesintileri Çalışana Geri Ödenecek

Yeni Zelanda’da, İstihdam İlişkileri Kurumu (ERA), eski pazarlama müdürü Xiaoyu Kan’ın, eski işvereni Worldwide Holidays Limited (WHL) tarafından yapılan hukuka aykırı maaş kesintileri ve ödenmeyen ikramiyeler nedeniyle 140.493,90 dolar tazminat almasına karar verdi.
Kan,
Mayıs 2017 – Aralık 2021 tarihleri arasında WHL’de çalışmış ve sözleşmesi gereği temel maaşına ek olarak yönettiği bölümlerin karlılığına dayalı garantili ikramiye alma hakkına sahipti. Ancak, COVID-19 pandemisi nedeniyle WHL, maaş kesintileri ve ikramiye askıya alma politikası uyguladı. Kan, işverenin maaşını hukuka aykırı bir şekilde düşürdüğünü ve 2021-2022 yıllarına ait ikramiyelerini ödemediğini savundu. Ayrıca, haksız şekilde tatil ücretinin kesildiğini iddia etti. WHL ise, Kan’ın bu kesintileri şirketin mali zorlukları nedeniyle kabul ettiğini iddia etti.


ERA, WHL’nin Kan ile kesintiler hakkında
uygun bir istişare süreci yürütmediğini ve iş sözleşmesini tek taraflı değiştirdiğini belirledi. Kan’ın bu maaş indirimlerini kabul etmekten başka seçeneği olmadığını, çünkü WHL’nin bunları zaten uygulamış olduğunu ifade etti. Sonuç olarak, WHL’nin prosedürel olarak adil davranmadığına ve sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirmediğine karar verildi.


ERA, WHL’nin Kan’a aşağıdaki ödemeleri yapmasını emretti:

  • Maaş Kesintileri: 70.000,57 $ (iki ayrı kesinti için)
  • 2021 İkramiyesi: 40.000 $
  • 2022 Orantılı İkramiyesi: 33.076,92 $
  • Tatil Ödemeleri: 10.473,71 $ (maaş ve ikramiye ile bağlantılı tatil ödemeleri)

Bu kararla birlikte, işverenlerin pandemi veya benzeri kriz dönemlerinde maaş kesintileri yaparken çalışanlarla uygun istişare süreçlerini yürütmeleri ve iş sözleşmesi hükümlerine uymaları gerektiği vurgulanmıştır.

GÜNÜN SORUSU VE BİLGİLERİ

Günün Sorusu

Günün Sorusu

SORU: Kısmi süreli çalışanlara da GSS borcu çıkar mı? GSS borcu çıkabilmesi için buradaki kriter ay içinde ödenen tutarın asgari ücretin 1/3’ünden az olması mıdır?

Evliyse ve eşi sigortalıysa yine de kişinin GSS ödemesi gerekir mi? Tutar nasıl hesaplanır?

CEVAP: 5510 sayılı kanunun 88. Maddesi gereğince kısmi süreli iş sözleşmesi ile ay içerisinde 8 gün ve daha az çalışanlar sağlık yardımlarından yararlanabilmek için kalan günlerin GSS primini kendileri ödemek durumundadır.

Sigortalının çalışmasının 9 ve üzerinde olması halinde böyle bir zorunluluk doğmaz, sağlık yardımlarından yararlanır.

Kişi bakılmakla yükümlü olunan kişi ise,(örneği evli eşi provizyon var ya da 25 yaşından küçük öğrenci aileden var gibi) borç çıkmaz.

Kişi bakılmakla yükümlü olunan kişi değil ve ay içinde 8 gün ve daha az günü varsa her durumda GSS borcu çıkar. Bu noktada eğer iddia ediyorsa gelirinin asgari ücretin 1/3’ünden az olduğunu teste girer, girmiyorsa “((asgari ücret * %3 ) /30 )*eksik gün sayısı” formülü ile borç öder.

KISA BİLGİ

Bunu Biliyor Muydunuz?

Şubat Ayında Prim Gün Bildirimi ve Maaş Hesaplamaları

Maktu ve Günlük Ücretli Çalışanların Durumu

  • Maktu ücretle çalışanlar: Şubat ayı kaç gün olursa olsun 30 gün olarak SGK’ya bildirilir ve tam ücret ödenir.
  • Günlük ücretle çalışanlar: SGK bildirimi 30 gün yapılırken, maaş hesaplaması fiili çalışılan gün (örneğin 28 gün) üzerinden gerçekleştirilir.
  • Örnek: 1 Ocak – 28 Şubat 2025 arasında çalışan bir işçinin SGK bildirimi her iki ay için de 30’ar gündür.

Eksik Gün Olan Çalışmalar

  • Devamsızlık, hastalık, ücretsiz izin, disiplin cezası gibi nedenlerle eksik günü olan işçiler için prim gün sayısı çalışılan günlere göre belirlenir.
  • Örnek: Şubat ayında 10 gün ücretsiz izin alan bir çalışanın prim ödeme gün sayısı: 28 – 10 = 18 gün.

Şubat Ayı İçinde İşe Girme veya İşten Ayrılma

  • Şubat ayı içinde işe giren veya ayrılan sigortalıların prim günü, o ayın toplam gün sayısına göre hesaplanır.
  • Örnek:
    • 17 Şubat 2025’te işe başlayan sigortalı için: 28 – 16 = 12 gün SGK bildirimi yapılır.
    • 17 Şubat 2025’te işten ayrılan sigortalı için: 17 gün SGK bildirimi yapılır.

Şubat Ayında Nakil Olan Personelin Prim Gün Bildirimi

  • Aynı işverene bağlı farklı bir işyerine nakil olan çalışanların prim gün kaybını önlemek amacıyla SGK özel bir düzenleme yapmıştır.
  • Özellikle ayın ortasında yapılan nakillerde prim gün kaybı yaşanmaması için şu uygulamalar yapılır:
    • 29 çeken Şubat aylarında: Nakil öncesi ve sonrası prim günleri toplamı 30 güne tamamlanır.
    • 28 çeken Şubat aylarında: Nakil öncesi ve sonrası toplam gün 30’a tamamlanamayabilir. Eğer işçi 26 veya 27 Şubat’ta çıkış yaptıysa, ek günler yeni işyerine eklenir.

This email was sent to *|EMAIL|*

why did I get this?    unsubscribe from this list    update subscription preferences

*|LIST:ADDRESSLINE|*

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir